Sinir sistemi, süngerler hariç çoğu çok hücreli hayvanda bulunmaktadır. Aslında beyine sahip bir sistem, duygu ve düşünce iletimi üretemez. Ancak oldukça karmaşık bir yapıya sahiptir. Genellikle sinir sistemi bulunmayan çok hücreli organizmalar, mesozoalar, süngerler ve placozoalar oldukça basit bir vücut yapısına sahiptir. Birkaç solucan türü dışında diğer tüm hayvan türlerinde mutlaka bir omurilik ve beyinden oluşan sinir sistemi bulunmaktadır. Bu hayvan türlerindeki sinir sistemi hem omurilikten hem de beyinden dağılmaktadır. Hayvanlarda sinir sistemi genellikle birkaç yüz hücreden oluşurken, insanlarda bu durum milyarlarca sinir hücresine kadar çıkmaktadır.

Sinir sisteminin en temel işlevi, bir hücreden vücudun başka bir parçasına sinyalleri iletmektir. Sinir sisteminde meydana gelen işlev bozuklukları çeşitli şekillerde ortaya çıkabilir. Bu işlev bozuklukları arasında travma, genetik bozukluklar, fiziksel yaralanmalar, zehirlenme, erken yaşlanma ve enfeksiyonlar sayılabilir. Sinir sistemi ile ilgili olarak şizofreni, kortikal görme bozukluğu, menenjit, Alzheimer hastalığı, Parkinson hastalığı, MS (Multipl Skleroz) ve epilepsi gibi hastalıklar mevcuttur. Nöroloji bölümü, sinir sisteminde meydana gelen bozuklukların sebeplerini araştırarak, ortaya çıkan problemleri iyileştirme yönünde müdahalelerde bulunur. Çevresel sinir sistemindeki en yaygın problem ise çeşitli nedenlerden dolayı meydana gelen sinir iletimindeki arızalardır. Sinir iletimi eksikliğinde ise MS ve amyotrofik lateral skleroz (ALS) gibi hastalıklar ortaya çıkmaktadır.

Sinir sistemi, vücudun her türlü işlevini düzenleyen ve yöneten karmaşık bir ağdır. Merkezi ve çevresel sinir sistemi olarak iki ana bölüme ayrılan bu sistem, vücudun işleyişini sağlamak için çok önemlidir. Sinir sistemi bozuklukları, çeşitli hastalıklara ve işlev kayıplarına yol açabilir. Bu nedenle, sinir sistemi sağlığının korunması ve bozuklukların erken teşhis edilmesi büyük önem taşır.