Bedenimizin çeşitli hareketlerini ve işlevlerini gerçekleştirmede önemli bir rol oynayan kol, iki bölüm halinde değerlendirilir. Omuz ekleminden dirseğe kadar uzanan kısım "kol", dirsekten el bileğine kadar uzanan kısma ise "ön kol" denir. Genellikle "kol" kavramı bu iki bölümün tamamını kapsar. Kol bölümünde humerus adı verilen tek kemik bulunur. Ön kol bölümünde ise radius ve ulna olarak adlandırılan iki kemik yer alır. Kolun aşağıya, yukarıya, içe ve dışa yani çeşitli yönlere hareketini omuz eklemi ve bölgedeki kaslar destekler. Kolda dört farklı kas bulunur ve bunların arasında en önemli kas, iki başlı olan pazı (biceps brachii) kasıdır. Bu kas, ön kolun bükülmesini sağlar. Ön kol ise ekstansiyon ve fleksiyon, içe ve dışa dönüş hareketlerini dirsek yardımıyla, koldan başlayarak ön kolda biten kaslar aracılığıyla yapar. Ön kolda 18 adet kas bulunur ve el ile parmakların hareketleri bu kaslar yardımıyla sağlanır.

Kolda bulunan kemikler üst ekstremite kemikleri arasında yer alır. Bu kemikler kolun hareketini ve alınan darbelerin karşılanmasını sağlar. Kol kemikleri, kolda ve ön kolda bulunan toplam üç kemikten oluşur. Bunlar:

Kolda, dirsek altında iki kemiğin bulunması, kolun dönme hareketini yapmasını sağlar. Radius ve ulna kemikleri bilek kemikleri ile eklem yapar. Kol anatomisinde, kemiklerin kol hareketlerini sağlaması kas ve bağların desteği sayesinde olur.

Kol ve ön kol bölgesinde bulunan kaslar, kolun farklı yönlere hareket etmesini sağlar. Kol kasları omuz eklemine yakın kaslar olarak deltoid, pectoralis major ve latissimus dorsi'yi içerir. Ön kol kasları ise fleksör ve ekstansör gruplara ayrılır. Fleksör kaslar, ön kolun ve parmakların bükülmesini sağlarken, ekstansör kaslar ise ön kolun ve parmakların uzatılmasını sağlar.

Kol ve ön kolun sinir ve damar yapısı da oldukça karmaşıktır. Kol bölgesinde brachial arter ana kan damarı olarak geçer ve bu damar dirsekte radial ve ulnar arterlere ayrılır. Sinirler arasında ise median, radial ve ulnar sinirler en önemli olanlardır. Bu sinirler kolun ve elin duyusal ve motor işlevlerini kontrol eder.

Kol anatomisi, kemiklerin, kasların, sinirlerin ve damarların birlikte çalışmasıyla çeşitli hareketlerin gerçekleştirilmesini sağlar. Bu yapıların sağlıklı ve bütün olması, kolun işlevselliği açısından büyük önem taşır.